Temeli çocuklukta atılan özgüven duygusu yetişkin hayatımızda etkisini yoğun biçimde göstermektedir. Sağlam yapılaşmış bir özgüven ile temelleri sağlam olmayan özgüven hissi arasındaki fark kendini oldukça sert bir ayrımla belli edecektir. Bu doğrultuda çocuklarda özgüven durumunun ne kadar önemli olduğuna değineceğiz.
Çocuklarda özgüven kişinin kendine duyduğu sevgi, güven, kendini, duygu ve yeteneklerini tanıması olarak tanımlanmaktadır. Var olabilmenin temeli özgüvenden gelmektedir.
Çocuklarda özgüven oluşumunu desteleyebilmek için öncelikle özgüvenin tanımıyla başlayalım.
İki çeşit özgüven sıralanabilir; iç özgüven ve dış özgüven.
İç özgüven; kişinin kendisiyle barışık olması ve kendisinden memnun olmasına yönelik hisler iken dış özgüven; çevremizdekilere kendimizden emin olduğumuza dair mesaj verdiğimiz tutum ve davranışlarımızdır.
Özgüven doğumdan itibaren oluşmaya başlar ve hayat boyu gelişmeye devam eder. Çocuklar ergenlik dönemi ile birlikte özgüvenlerini yeniden değerlendirip şekillendirmeye başlamaktadır. Çocukluk çağlarında genellikle ailenin verdiği geri bildirimlerle gelişen özgüven çocuk okula başladığında dış etmenlerden de etkilenmeye başlar.
Çocuk artık yalnızca ailenin değil, öğretmen ve akranlarının yorumlarından da etkilenmektedir. Küçük yaştaki çocuklar üzerinde yapılan araştırmalar, ebeveynlerin çocuğun ilk üç veya dört yılındaki çocuk yetiştirme şeklinin özgüvenli çocuk temellenmesindeki en temel etmen olduğunu belirlemiştir.
Özgüvenli bir çocuk yetiştirebilmek için:
- Çocuğunuzun kendini ifade etmesine alan açın!
- Değişmek için zamanları olacağını hatırlayın!
- Çocuğunuzun yapmasını istemediğiniz davranışları ona göstererek yapmayın!
- Çocuğunuza ihtiyaç duyduğu desteği verin!
- Yapıcı eleştirilerde bulunun!
- Bağımsızlaşmalarına yardımcı olun!
- Umutlu bir gelecek hayal etmelerine ışık tutun!
- Kendi çözüm yollarınızı baskısızca paylaşın!
- Problem çözme ve karar verme yollarınız hakkında konuşmaktan kaçmayın!