“Sana geçmişe dönme, yitirilmiş zamanları ve mekanları yeniden ele geçirme duygusu yaşatan eski bir istasyona varmak mı, yoksa hayatta olmanın haz verdiğini düşündüğümüz bugünde, günümüzün ışık ve sesler dünyasında yaşamak mı?” Calvino.
Dün, bugün, yarın… Bugünü arada kalmış gibi yaşıyoruz. Dünden kalan pişmanlıklarımız, yarından olan beklentilerimizle birleşip bugünü yaşamayı engelliyor, farketmiyoruz. Pişmanlık ve kaygı arasında tedirginlik ve telaşla şimdide kalıyoruz.
Bugünde – Şimdi – Burada
- İç sesini dinle! İçsel konuşmalarımız çoğu zaman bizim hangi zaman diliminde yaşadığımızı gösterir. Geçmişi mi mükemmelleştirmeye çalışıyorsun, geleceğini mi kurguluyorsun yoksa, peki şimdiye ne oldu?
- Pişmanlıkların ve kaygılarını düşün! Ne oldu da takılı kaldın onlarda, belki de çözümlemeyi ertelediğin için peşini bırakmıyor olabilirler mi?
- Hislerine bak! Güneşli, güzel bir günde yüzüne vuran güneş ışıklarının keyfini sürmeye izin veriyor musun, yoksa parkuru ne zaman bitireceğine mi odaklanıyorsun?
- Zaman anlardan oluşur! Kötü bir deneyim yaşadığında bugününü çöpe mi atıyorsun? Oysa ki yaşam anların toplamı… Bir anın kötüyse diğeri neden iyi olmasın?
- Geçmiş- şimdi- gelecek üçgeni! Şimdi geçmiş ile gelecek arasındaki geçişleri aydınlatabilir. Bugün dündeki yaşantıları temel alarak geleceğe yönelimi de içinde bulundurur. Neden şimdi yaşadığına odaklanmayı denemiyorsun?
”Şu anı yaşayarak” burada otururken başka bir yeri, geçmişi ya da geleceği düşünmem. Burada otururum ve nerede olduğumu bilirim. Bu çok önemlidir. Bizler şimdide değil, gelecekte yaşamaya eğilimliyizdir. ”Okulu bitirip doktoramı yapana kadar bekle, o zaman gerçekten yaşıyor olacağım” deriz.
Doktorayı yaptıktan sonra, ki bu hiç kolay değildir, kendimize, ”gerçekten yaşıyor olmam için bir iş bulana kadar beklemeliyim” deriz. Ve sonra bir işin arkasından bir araba gelir. Arabadan sonra bir ev.
Şimdiki anda yaşayamıyoruz. yaşamaya geleceğe, ne zaman olduğunu bilmediğimiz uzak bir geleceğe erteliyoruz. Tüm hayatımız boyunca hiç yaşamayabiliriz. Bu yüzden, eğer bir teknikten bahsetmemiz gerekiyorsa, bu işin tekniği şimdiki anda olmaktır, şu anda ve burada olduğumuzun ve yaşanan tek anın şimdiki an olduğunun farkında olmaktır.” (Thich Nhat Hanh)
İçinde olduğumuz zamana sahip çıkmak umuduyla…
Uzman Psikolog Sena Soysal
İstanbul Ataşehir Psikolog