Sergilediğimiz iyi davranışların sorumluluğunu gururla alırken iletişimdeki hatalı yönlerimizin sorumluluğunu almada aynı hevesi gösteremeyebiliyoruz. İnsanlar iletişim aracılığıyla şekillenen varlıklardır. Davranış biçimimiz iletişimizi şekillendirir. Genellikle hangi davranışların insanları bize yaklaştırdığı ile ilgili konuşuruz. Bu yazıda ise insanları uzaklaştıran davranışları anlamaya çalışacağız. Belki de iletişimdeki eksik yanları bulmak uzak hissettiğiniz yakınlarınızla olan ilişkinizi iyileştirecek.
Davranışlarınızın Farkında mısınız?
- Yeterince iletişim kuruyor musunuz?
Topluluk içindeki davranışlarınızı düşünün. Sohbete dahil olmada nasılsınız? Kendi kabuğunuzda kalmayı, olan biteni gözlemlemeyi mi yoksa gruba dahil olmayı mı seçiyorsunuz? İnsanlar konuşmama davranışını kendisiyle ilintilendirme eğilimindedirler. Siz konuşmazsanız onlar da bir süre sonra susmaya başlayacaktır.
- Karşınızdakinin ne dediğini gerçekten duyuyor musunuz?
Konuşmaları ne cevap vereceğinizi düşünerek mi dinlersiniz yoksa karşınızdakinin ne dediğini dinleyerek; duymak üzerine mi? Kendi zihnimizdekileri tutmak bizim için güç olabilir. Bu da kendimizi sürekli “sözünü kesiyorum, ya bir de şu var, özür dilerim ama…” gibi cümlelerle karşımızdakinin sözünü bölerken bulmamıza sebep olabilir. Sözü kesilen kişi kendi düşüncelerinin değersizleştirildiğini hissedecek ve bu değersizleştirmeyi yapan kişinin de siz olduğunuzu unutmayacaktır.
- Her şey sizle alakalı mı?
Konuşulan her şeyi “ben” üzerinden değerlendiriyor olmak hem kırılgan hem de savunmacı olmanıza sebep olabilir. Her şey sizle ilgili olmak zorunda değil. Çevrenizdekileri anlattıklarının merkezine kendinizi koymak yerine onların gerçekten kimden söz ettiğini anlamaya çalışın.
- Hep haksızlığa uğruyorsunuz ve mağdur musunuz?
Kimse negatif duygu külçesiyle hep yan yana olmak istemez. Ne kadar şikayet ediyor, olumsuzluklara odaklanıyorsunuz? Sürekli bir şeylerin kurbanı olduğunuzu düşünerek bundan çevrenizdekilere yakınmak sizi yalnızlaştırmaktan başka bir işe yaramayacak. Kendi meselelerinizi halledebilecek kişi onlar değil sizsiniz.
- Esnek olabiliyor musunuz?
Kendi planınız, ajandanız, zihninizin dışına çıkmakla aranız nasıl? İnsanlar iletişimde uyumlanabildikleri ve birlikte olabildikleri partnerlerle daha fazla vakit geçirmek isterler. Herhangi bir konuyu konuşurken “dediğim dedik” yerine “olabilir” tutumuyla yaklaşmak, yapılan planları reddetmek yerine sizin için de keyifli olabilecek olanlara spontanca katılmakta fayda var.
Hangisini yapıyorum?
Yukarıda sıralanan soruları kendi içinizde cevapladığınızda iletişim hatalarınızın bazılarının farkına varabilirsiniz. Bunları fark ettikten sonra yapacağınız şey ise en çok hangi durumlarda, zamanlarda ve kişilere karşı bu tutumda olduğunuzu anlamaya çalışmak. Belki de o durumlarda hissettikleriniz üzerine çalışmanız gerek.
İnsanları kendinizden uzalaştırmak başka, zaman zaman yalnız kalmayı seçmek başka bir şey. Siz hangisini yapıyorsunuz?