Stres kavramını tanımalamakla ilgili genel kabul görmüş bir açıklama tam olarak yapılamamaktadır. Biz yazı boyunca konuşacağımız stresi; bedenin kendi üzerindeki her türlü talebe karşı verdiği özgür olmayan tepkiler olarak tanımlayacağız.
Stresli olduğumuz anlarda zihnimiz en kötüsünden düşünmeye başlar; korku, kaygı, gerginlik zihni takip eder. Sonrasında buraya bedenimiz de katılır, orada da bir hengame başlar. Kalp atışları hızlanır, nefes alış veriş hızı artar, kan basıncı yükselir, miğde kasılmaları veya bulantıları ortaya çıkar… Varlığımız kırmızı alarma geçmiştir. Buradaki tüm belirtiler aslında birer yardım çağrısıdır.
Stres anlarında birçok birey için çözüm bulmak imkansız gibidir. Ancak stres ile baş etmenin yolu ve yöntemi her bireyde farklılık gösterebilmekle birlikte mümkündür. Strese kendini bırakmak kardiyovasküler sistemde, bağışıklık sisteminde zayıflıklara, vücudun doğru aktivasyonu için gereken bazı hormonal dengeleri bozan bir durumla karşı karşıya kalmak demektir.
Stres ile başa çıkarken
- Kendini dinle! Stres kaynağını anlamaya çalış!
- Bedenindeki değişimleri fark et!
- Çözüm bulmaya çalışmadan önce kendini dinle!
- Kendine zaman ver!
- Duygusal zekanı aktifleştir! Hislerine güven!
- Derin nefes almayı unutma!
- Stresini dışarıya aktaracak bir kaynak bul! (Yazı yazmak, spor yapmak vs)
- Kafein tüketimini fark et!
- Aktif ve sağlıklı bir yaşamın seni stresten uzak tutacağını hatırla!
Stres sizin için bir kabus haline gelmeye başladıysa, bir uzman desteğine başvurmakta fayda var. Detaylı bilgi ve iletişim içinhttps://www.senasoysal.com/iletisim/
Uzman Klinik Psikolog Sena Soysal
İstanbul Ataşehir Psikolog
